SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Akademisyenler Ekonomik Soykırıma Tabi Tutulamaz

Yayınlanma:
ABONE OL
Akademisyenler Ekonomik Soykırıma Tabi Tutulamaz

 

Üniversiteler ülkemizin en önemli yapı taşlarından birisi, dünyaya açılan pencereleridir. Ülkemizin uluslararası arenada her alanda rekabet edebilmesi, çağı yakalaması, bilimsel üretim ve araştırmalarla adından söz ettirmesi ancak güçlü üniversiteler ve kendisini bilime adamış akademisyenler ile mümkün olur.

 

 

Bugün geldiğimiz noktada ise profesörler, doçentler, yardımcı doçentler, öğretim görevlileri, okutmanlar, araştırma görevlileri kısacası tüm akademisyenler yalnızlaştırılmıştır. YÖK’ün otoriter yapısının akademisyenlerimizi adeta ezdiği, demokrasinin sadece adının olduğu, bilimsel çalışmaların objektif kriterlere göre değerlendirilemediği, üniversite çalışanlarının düşüncelerini özgür bir biçimde açıklayamadığı, akademik yükselmelerde engellerin konulduğu üniversiteler artık gerilimli bir çalışma ortamı haline gelmiştir. Tüm bu yaşananlarla birlikte akademisyenlerimizin çok düşük ücretlerle çalıştırılması, dünyadaki meslektaşlarına kıyasla mali yönden itibarsızlaştırılmaları bilim üretmelerinin, kendilerini yenilemelerinin önünde büyük engel oluşturmaktadır.

 

 

Ay sonunu kemerleri sıka sıka getiren, geçim derdi ile tükenen, borç hesabı yaparak yıpratılan, kırpılan haklarıyla neye uğradıklarını şaşıran akademisyenlerimiz giderek ağırlaşan hayat koşullarına direnmeye çalışmaktadır.

 

 

Akademisyenlerimiz, bu sene yapılan toplu sözleşmelerde de yok sayılmışlar, ekonomik kayıplarının telafisine yönelik en küçük bir iyileştirme yapılmamıştır. Şunu çok net söyleyebiliriz ki; akademisyenlerimiz, AKP Hükümeti tarafından sistematik olarak ekonomik soykırıma uğramaktadır. Bilime adanmış hayatlar bu muameleyi hiç hak etmemektedir.

 

 

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 5. İzmir İktisat Kongresinde öğretim üyelerinin aldığı ücretin düşük olduğu eleştirilerine katıldığını, bu konuda diğer kamu personellerine oranla durumun iyileştirilmesi gerektiğini söylemişti. Bunun üzerine akademisyenlerimiz umutlandı, haksızlıkların sona ereceğini düşündü. Ancak Şimşek’in tüm akademisyenlerimize umut olan sözleri havada kaldı. Zira Torba Yasa’da akademisyenlerimize zam görünmedi. Bu da Bakan Şimşek’in sözlerinde samimi olmadığını, akademisyenlerin kandırıldığını ortaya koymaktadır.

 

 

Umut tacirliği yapanlara, akademisyenlerin içinde bulunduğu olumsuz ekonomik şartları hiçe sayanlara, uyguladıkları yanlış politikalar sonucu akademisyenlere adeta meydanları adres gösterenlere soruyoruz: Bu mudur güçlü ekonomi? Bu mudur hak ve adalet anlayışı?

 

 

Akademisyenlere 2014 yılında 123 TL dışında hiçbir artış yapılmayacaktır, 2015 yılında yüzde 3+3 gibi komik bir zam oranı ile yetinmek zorunda kalacaklardır. 2014 yılında çocuk parası, aile yardımı, doğum, ölüm yardımları, ek ödemeler, ek dersler, fazla mesai ücretleri ve tazminatlar hiçbir şekilde artmayacak, enflasyon farkı da verilmeyecektir. Tüm bunların üzerine Torba Yasada da akademisyenlerimizin maaşlarına herhangi bir iyileştirme yapılmaması bardağı taşıran son damla olmuştur.

 

 

Bu ülkede son günlerde gündeme geldiği üzere, ülkemizin milyarlarca lirasının rant çevrelerine peşkeş çekildiği ortaya çıkmıştır. Bu ülkede ayakkabı kutularında milletin parası zula yapılmıştır. Bu ülke gün gün yolsuzluk haberleri ile çalkalanmaktadır. Ülkeyi yönetenlerin görevi yolsuzlukları aklamak mıdır, yoksa milletten çalınan paraların hesabını sormak mıdır? Hal böyleyken, bilim çalışanlarına yapılan bu muamele asla kabul edilemez.

 

 

Sayın Başbakana soruyoruz: Bu ülkenin kaynakları yine bu ülkenin insanlarına harcanmayacaksa kime harcanacaktır? Akademisyenlerimizi görmemek, onların sesini duymamak için neden direniyorsunuz? Akademisyenlerimize yapılan muameleyi içinize nasıl sindiriyorsunuz? Bir araştırma görevlisinin 2 bin 395 TL, en yüksek derecedeki profesörün 4 bin 729 TL alması dünyanın güçlü ülkeleri arasında yer almayı hedefleyen Türkiye’ye yakışıyor mu? Akademisyenlerin itibarsızlaştırılması, Türkiye’nin itibarsızlaştırılması anlamına gelmez mi?

 

 

Kimse “bütçe elvermiyor” diyemez, akademisyenlerimizin karşısına hesap kitapla çıkamaz. Unutulmamalıdır ki; dünyanın hemen her ülkesinde akademik personel en yüksek maaş alan çalışan kesimini oluştururken, Türkiye’de akademik personelin geçim sıkıntısı yaşaması bu ülkeyi yönetenlerin ayıbıdır.

 

 

Dolayısıyla siyasi erk bu ayıbı, akademisyenlerin maaşlarında iyileştirmeler yaparak temizlemelidir. Bu minvalde, Torba Yasa’da akademisyenleri yok sayanları şiddetle kınıyoruz. Bunun sorumluları bilmelidir ki; akademisyenlerin iki eli yakanızda olacaktır.

 

 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

 

 

 

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

 

Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen

 

İstanbul İl Başkanı

 

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]

Dünyadan
07 Mart 2024
Kazancı, “Kerkük’teki Türkmenleri azınlık durumuna düşüren o imzalar”

Kerkük’teki Türkmenlerin Güneşte Eriyen Dondurma Misali Durumuna Düşürülmesinin Altında yatan imzalar. 03.03.2018 tarihli bu yazı,  2018 yılında Irak’ta gerçekleşecek Parlamento seçiminden tam bir ay önceki tarihi teşkil ediyor. Söz konusu yazıda,  dönemin ITC Başkanı Erşat Salihi ve dönemin ITC başkan yardımcısı Hasan Turan’ın (dönemin ITC yönetiminin bilgisi olmadan) katılımıyla Kürt ve Araplardan oluşan “Kerkük Komisyon”, […]

Dünyadan
25 Şubat 2024
Hicran Kazancı, “Bir Ağacı, Sapı O Ağacın Dalından Yapılan Baltayla Keserler”

12 Mayıs 2018 tarihinde, Irak’ta gerçekleşen parlamento seçimine, Kerkük noktasında Erşat Salihi başkanlığındaki Irak Türkmen Cephesi (ITC) Kerkük Türkmen Cephesi Listesi adı altında seçime katıldı. Listedeki 2.aday, ITC yardımcısı Hasan Turan idi. Netice, Kerkük genelinde 1 milletvekili ITC kazandı. Başka bir ifade ile, Kerkük’teki ITC’nin etkisi tamamen kırıldı ve Kerkük üzerindeki inisiyatifi rakip partilere altın […]

Basında Kartal
17 Şubat 2024
Kartal halkının tercihi kim olacak?

Kartal’da adayların seçmeni etkileyecek en önemli projesi hiç kuşkusuz Kentsel Dönüşüm vaadleri olacaktır. Zira adayların seçmeni ikna edebilecek en etkili proje vaadi, barınma konusunda yapılması gerekenler binaların yenilenmesi yani depreme dayanıklı sağlam binalarda yaşama arzusu olacak. Kartal’ın komşu ilçelere oranla imar ve şehirleşme konusunda geri kalması Kartal halkını hem çok üzüyor, hemde bu seferki yerel […]